26 Temmuz 2025 Cumartesi
AFL-CIO’nun 2025 Executive Paywatch raporuna göre, ABD’de S&P 500 şirketlerinin CEO’ları geçen yıl ortalama 18,9 milyon dolar kazandı. Bu rakam, ortalama bir çalışanın maaşının 285 katına denk geliyor. CEO ve çalışan maaşı arasındaki en büyük fark ise Starbucks’ta görüldü.
ABD’de şirket CEO’larının maaşları hızla yükseliyor. AFL-CIO’nun yayımladığı 2025 Executive Paywatch raporuna göre, S&P 500 şirketlerinde CEO’ların ortalama kazancı 2024’te yüzde 7 artarak 18,9 milyon dolara ulaştı. Bu, bugüne kadar kaydedilen en yüksek seviye oldu.
UÇURUM BÜYÜYOR
Rapora göre, büyük şirketlerin CEO’ları ortalama bir çalışandan 285 kat daha fazla kazandı. Bir yıl önce bu oran 268’e 1 seviyesindeydi. AFL-CIO, “Ortalama bir çalışanın, 2024’te bir CEO’nun kazancına ulaşması için 1740 yılında çalışmaya başlamış olması gerekirdi,” ifadelerine yer verdi.
Son on yılda S&P 500 CEO’larının maaşlarına ortalama 6,5 milyon dolar eklendi. Buna karşılık, çalışanlar geçen yıl ortalama yüzde 3 zam alabildi.
EN YÜKSEK MAAŞLAR VE EN BÜYÜK FARKLAR
2024’te en yüksek maaşı, Taser üreticisi Axon Enterprise’ın CEO’su Patrick Smith aldı. Smith’in toplam kazancı 164,5 milyon dolar oldu ve bu, şirketin ortalama çalışanının maaşının 801 katına denk geldi.
CEO ve çalışan maaşı arasındaki en büyük fark ise Starbucks’ta görüldü. Şirkette ortalama çalışan yıllık 14.674 dolar kazanırken, CEO Brian Niccol’un toplam kazancı 97,8 milyon dolar oldu. Bu rakam, çalışanların 6.666 katı anlamına geliyor.
Raporda, Donald Trump döneminde çıkarılan 2017 Vergi Kesintileri ve İş Yasası’nın uzatılmasının etkisine de dikkat çekildi. Buna göre, ortalama bir CEO yaklaşık 490 bin dolar vergi indirimi alırken, çalışanların vergi indirimi 765 dolar seviyesinde kaldı.
Kadınlara yönelik anonim flört tavsiyesi uygulaması Tea, büyük bir veri ihlali yaşadı. Binlerce kadının selfie’leri, kimlik fotoğrafları ve uygulama içi görselleri internete sızdırıldı.
Uygulama, kadınların erkekler hakkında isim, yaş, konum ve fotoğraf gibi bilgileri paylaşıp yorum yapabildiği, diğer kullanıcıların da bu gönderilere “yeşil” veya “kırmızı bayrak” emojileriyle tepki verebildiği bir platform olarak biliniyor. Kullanıcılar ayrıca dedikodu (“tea”) ya da ilişki tavsiyesi de paylaşabiliyor.
72 BİN GÖRSEL YETKİSİZ ERİŞİME AÇILDI
Tea’den yapılan açıklamaya göre ihlal kapsamında yaklaşık 72 bin görsel sızdırıldı. Bunların yaklaşık 13 bini hesap doğrulama sürecinde gönderilen selfie veya kimlik fotoğraflarından oluşuyor. Kalan 59 bin görsel ise uygulama içindeki gönderilerden elde edildi. Yorumlar ve özel mesajlar da yetkisiz erişime maruz kaldı.
ŞİRKETTEN İLK AÇIKLAMA
Tea sözcüsü, Business Insider’a yaptığı açıklamada, “25 Temmuz Cuma günü sabah 06.44’te sistemlerimizden birine yetkisiz erişim tespit ettik ve kapsamlı bir soruşturma başlattık” dedi. Ön bulgulara göre ihlalin, iki yıldan daha eski verileri içeren eski bir depolama sisteminden kaynaklandığı belirtildi.
Şirket, üçüncü taraf siber güvenlik uzmanlarıyla birlikte çalıştığını ve güncel kullanıcı verilerinin etkilenmediğini düşündüklerini açıkladı.
VERİLER 4CHAN’DE PAYLAŞILDI
İhlali ilk olarak 404 Media ortaya çıkardı. Sızdırılan verilerin popüler forum sitesi 4chan’de paylaşıldığı tespit edildi. Tea uygulaması içerisindeki “TaraTeaAdmin” adlı yönetici hesabı da kullanıcıları durumdan haberdar eden bir paylaşım yaptı.
TEA’NIN POPÜLERLİĞİ HIZLA ARTIYOR
Veri ihlali skandalı, uygulamanın popülerliğinin hızla arttığı bir dönemde yaşandı. Tea bu hafta ABD Apple App Store’da 1 numaraya yükseldi. Şirket, cuma günü Instagram hesabından yaptığı paylaşımda, 2 milyondan fazla yeni kullanıcının uygulamaya katılmak için başvurduğunu duyurdu.
Uygulama son dönemde, paylaşılan erkek profilleri nedeniyle zaten mahremiyet tartışmalarının odağındaydı. Ancak bu olay, kullanıcıların kendi güvenliğiyle ilgili endişeleri de gündeme taşıdı.
Çevrim içi alışverişte alınan kıyafetlerin beklendiği gibi durmaması, birçok kişi için büyük bir hayal kırıklığına dönüşebiliyor. Google, bu soruna çözüm olacak yeni bir yapay zeka aracını duyurdu. Şirketin 2025 I/O etkinliğinde tanıtılan sanal deneme özelliği, artık ABD’deki kullanıcıların hizmetine sunuldu.
KIYAFETLERİ FOTOĞRAF ÜZERİNDE DENEYİN
Yeni araç sayesinde kullanıcılar, Google arama sonuçlarında veya Google Görseller’de yer alan giyim ürünlerinde “deneme” ikonuna tıklayarak kendi tam boy fotoğraflarını yükleyebiliyor. Ardından seçilen kıyafetin kişinin üzerinde nasıl duracağına dair gerçekçi bir görsel elde edilebiliyor.
Bu özellik, dizüstü bilgisayar, masaüstü ve mobil cihazlarda kullanılabiliyor. Google, kullanılan yapay zeka modelinin yalnızca kıyafeti fotoğrafın üzerine yerleştirmekle kalmayıp, kumaşın vücutta nasıl duracağını da hesaba kattığını belirtiyor.
FİYAT TAKİBİ VE YENİ ALIŞVERİŞ ÖZELLİKLERİ
Google, fiyat uyarısı özelliğini de güncelledi. Kullanıcılar, ilgilendikleri ürünlerin fiyatlarını takip ederek istedikleri seviyeye düştüğünde kolayca satın alabilecek. Şirket, bu yılın ilerleyen dönemlerinde alışveriş odaklı yapay zekâ özelliklerini sohbet tabanlı “AI Mode” içine entegre etmeyi planlıyor.
Araç, kıyafetin görünüşünü oldukça gerçekçi biçimde gösterse de beden ölçüsü konusunda kesin bilgi sunmuyor. Yapılan testlerde, aracın kullanıcıyı olduğundan daha ince gösterdiği gözlemlendi. Google da bu konuda uyarıda bulunarak “Uyum ve görünüm tam olarak doğru olmayabilir” ifadesini kullanıyor.
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ve berberindeki parti heyeti Nevşehir programı kapsamında Nevşehir Belediyesi’ni ziyaret etti. Özdağ ve heyetini, Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı makamında ağırladı.
Özdağ, belediye ziyareti sonrasında partisinin Nevşehir İl Başkanlığı’nın açılışına katıldı. Özdağ, İl Başkanlığı’nın önünde toplanan kalabalığa seslendi. Özdağ, iktidarın “Terörsüz Türkiye” olarak tanımladığı ikinci çözüm sürecine ilişkin şunları kaydetti:
“Zor günlerden geçiyoruz. Türkiye tehdit altında, Cumhuriyet tarihi en ağır, en vahim gelişmelerinin yaşandığı günlerden geçiyoruz. Tarihi günler bugünler. Cumhur İttifakı yanına 12 Temmuz’da bir siyasi parti görünümlü yapıyı daha müttefik olarak alarak DAM ittifakını kurdu.
DEM’in D’si, AK Parti’nin A’sı MHP’nin M’si. Karşımızda DAM ittifakı var. Bu DAM ittifakı sözde ‘Terörsüz Türkiye’ sloganıyla Öcalan’la müzakereler geliştiriyor. PKK’lı teröristler tahliye ediliyor, serbest bırakılıyor. Güya PKK terör örgütünün silahları bırakıp, teröre son verdiği söyleniyor.
Kuzey Irak’ta mangal partisi yapar gibi 30 tane kalaşnikofu bir tencerenin içerisinde yaktılar. Ama PKK gerçek silahlarını teslim etmiyor Türk devletine çünkü ‘Ben teslim olmadım. Ben mağlup değilim, galibim’ diyor. Bakıyoruz elindeki ağır silahları Suriye kolu PYD’ye ve İran kolu PJAK’a devrediyor. Yine bunları kullanmayı bilen PKK’lıları PYD ve PJAK saflarına kaydırıyor. Böyle mi silah bırakılır?
Böyle mi teslim olunur? Tabii ki hayır. Ve PKK 30 tane Kalaşnikofu yaktı diye 200’den fazla ağır ceza almış PKK’lı tahliye edildi. Tahliyeler devam ediyor. Ve binlerce kişi daha tahliye edilecek terörist. Değerli arkadaşlar bunlar olurken, PKK’lı teröristler tahliye edilirken; PKK terör örgütü Avrupa’da Lozan anlaşmasını kabul etmediğini duyuran toplantılar düzenliyor ve bu toplantılarda Lozan Anlaşması’nın geçersiz sayılması için girişimlerde bulunuyor ve Sevr’i canlandırma mücadelesi veriyor.
İşte DAM ittifakının ‘Terörsüz Türkiye’ dediği süreç bu süreçtir. Kendisini mağlup değil galip gören bir terör örgütü silahlarını bırakmayıp yan terör örgütlerine, elemanlarıyla birlikte kaydıran bir terör örgütü, ‘Türkiye içerisinde de silahla yapacağımızı yaptık. Bundan sonra silahla değil siyasetle aynı hedeflerin peşinde koşacağız’ diyen bir terör örgütü ile karşı karşıyayız.”
“CHP, ÖCALAN KOMİSYONUNA MEŞRULUK KAZANDIRMAMALIDIR”
Özdağ, ikinci çözüm süreci kapsamında Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) kurulması beklenen komisyona ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Komisyona katılmayacaklarını belirten İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu’nu tebrik ettiğini belirten Özdağ, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e de komisyona katılmamalarına ilişkin çağrısını yineleyerek şu ifadeleri kullandı:
“Şimdi Meclis’te bir komisyon kuruluyor. Bu komisyonun adını ne koyarlarsa koysunlar ‘Öcalan’ı muhatap alma’ komisyonudur ve ‘Öcalan’ın programını tartışma’ komisyonudur. Buradan, bu komisyona katılmama kararı alan İYİ Parti’yi tebrik ediyorum. Bravo.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin Sayın Genel Başkanı Özgür Özel’e de sesleniyorum: Sayın Özgür Özel Cumhuriyet Halk Partisi bu komisyona katılarak ‘Öcalan’ komisyonuna meşruluk kazandırmamalıdır. Türk milletinin Öcalan’dan beklediği en ufak bir şey olamaz. Ve terörsüz Türkiye’de terör örgütüyle pazarlık yapılarak değil ancak terörizmin başı ezilerek sağlanır.
“TERÖRLE MÜCADELE, TERÖRLE MÜZAKERE EDEREK OLMAZ”
Biz Zafer Partisi olarak terörsüz Türkiye’yi kurabilecek partiyiz. Biz Zafer Partisi olarak PKK terörünü sona erdirecek stratejiye, programa, kadroya ve iradeye sahibiz. Bakın İsrail-İran savaşı gerçekleşti. Daha yeni İsrail, İran Genelkurmay Başkanlığı ve kuvvet komutanlıklarının başında olan 22 generalden 21 tanesini birinci gün, birinci saatte öldürdü.
Biz Murat Karayılan’ı, Cemil Bayık’ı istersek öldüremez miyiz? İHA’lar, SİHA’lar yapıyoruz. Neden İHA’lar, SİHA’lar; İsrail, İran Genelkurmay Başkanı’nın kuvvet komutanlarını Tahran’da vururken Kandil’e, Süleymaniye’ye sığınmış terör örgütünün şeflerini yok etmiyor.
Terörle mücadele, terörle müzakere ederek olmaz. Ve terör örgütü böyle diz çökmez. Ancak böyle küslahlık yapar, ‘ben yenilmedim’ der. Bu topraklar kolay kazanılmadı. Biz tarihin en zor coğrafyasında yaşıyoruz. Bu coğrafyada gelecek bin senelere, geçmiş bin senede yaşamak için o iradeyi göstermeli ve bu coğrafyanın tapusu üzerinde terör örgütleri ile müzakere etmeyi kesinlikle reddetmeliyiz. “
“İZMİR’IN ALTI YERİNDE, AYNI SAATTE ELEKTRİK TELLERİ KOPUP DA YANGIN NASIL ÇIKIYOR?“
Yurt genelinde yaşanan orman yangınlarına ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Özdağ, şöyle konuştu:
“Ancak ‘terörsüz Türkiye’ deyip bir taraftan müzakereler terör örgütü ile ve tavizler devam ederken anlamadığımız şeyler de oluyor. Türkiye’nin her yanı yanıyor arkadaşlar. Yüreğimiz yanıyor, ormanlarımız yanıyor. Aynı gün, aynı saatte İzmir’in altı yerinde yangın çıkıyor. Şu anda Ankara’da Eymir Gölü’nün çevresinde maalesef büyük bir yangın çıkmış durumda.
Bu yangınların neden çıktığı konusunu sorunca elektrik telleri suçlu bulunuyor. Hemen soruyoruz, İzmir’in altı yerinde, aynı saatte elektrik telleri kopup da yangın nasıl çıkıyor? Üstelik elektrik teli kopunca elektrik otomatik olarak kesiliyor arkadaşlar. Yani bir elektrik teli kopup yere düştüğü zaman kıvılcım çıkmıyor. Elektrik devam etmiyor.
Elektrik telleri birbirine çarparsa kıvılcım çıkıyor. Nasıl oluyor da altı yerde birden aynı şey oluyor? Demek ki bir başka şey var burada. Ama siz eğer yangınlar için önceden hazırlanmazsanız, kendinize uçak filoları alıp yangın söndürmek için tanesi dört milyon dolar olan yangın söndürme uçaklarından doğru dürüst tedarik etmezseniz, ormanların tabanlarını kışın temizlemezseniz, ormanların içerisine yangından çok önce su kanalları ve su boruları döşemez, göletler oluşturmazsanız yangın neden çıkarsa çıksın söndürmede başarısız kalırsınız ve başarısız olunmuştur ve onun için yangınlar devam ediyor. Kahraman insanlarımız da hükümetin yangınla mücadele etmek için gereken önlemleri almamasının neticesini hayatını kaybederek ödüyor. “
“ÇOCUKLAR UYUŞTURUCU ÇETELERİNİN TEHDİDİ ALTINDA”
14 yaşında katledilen Ahmet Minguzzi cinayetine ilişkin değerlendirmede bulunan Özdağ, Türkiye’deki yasa dışı çetelerde artış olduğuna da dikkat çekti. Özdağ, şunları kaydetti:
“Bir taraftan bu yangınlar yüreğimizi yakarken öbür taraftan sokaklarda çetelerin evlatlarımızı tehdit ettiğini, hayatlarını aldığını görüyoruz. Uyuşturucu çeteleri dört bir yanı sarmış durumda. Çocuklar uyuşturucu çetelerinin tehdidi altında. Daha beş-altı ay önce 14 yaşında Ahmet’in, İstanbul’da nasıl bir çete tarafından zevk için öldürüldüğünü gördük.
Ve şimdi o çete mensupları aileyi tehdit ediyorlar. O çete mensupları avukatı tehdit ediyorlar. Devlet nerede devlet? Devlet bu çetelerin başına inmeyecek de kimin başına inecek? Terörle nasıl mücadelede stratejimiz varsa bu çeteleri, uyuşturucu tacirlerini, baronları sokaklardan temizleyecek, tertemiz Türkiye projemizle geliyoruz. Sokaklarda bir tane çete bırakmayacağız.
Bir çete mensubu bırakmayacağız. Sanal kumarı da yok edeceğiz. Uyuşturucu tüccarlarını da yok edeceğiz. Silivri; siyasetçilerin, belediye başkanlarının atıldığı, fikir suçlularının atıldığı yer olmayacak. Uyuşturucu tacirlerinin, katillerin, çete mensuplarının atıldığı yer olacak.”
“EMEKLİ AÇ KALMAYACAK, AÇIKTA KALMAYACAK”
Türkiye’de yaşanan ekonomik sorunlara ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Özdağ, şu ifadeleri kullandı:
“Bütün bu olumsuzluklar devam ederken ekonominin her geçen gün daha ağır bir krizin pençesinde olduğunu Türk halkının açlıkla mücadele etmek zorunda kaldığını görüyoruz. 16 milyon emekli, dul ve yetim açlık sınırının altında maaşla geçinmek zorunda bırakılıyorlar. Küçük bir rantiye yandaş haricinde, Türk milleti Cumhuriyet tarihinin en büyük ekonomik krizlerinden birisini yaşıyor.
Ben buradan bütün emekli yurttaşlarımıza seslenmek istiyorum: Sizler dürüst bir şekilde bu ülkeye hizmet ettiniz, çalıştınız, verginizi verdiniz ve hayatınızın son döneminde emekli olarak topluma karşı görevinizi yerine getirmiş insanlar olarak toplumun size borcunu ödemesini beklerken 2008’de bir yasa çıkartıldı ve emekli olduğunuzda yüzde 70’ini alırken aldığınız maaşın, bu yüzde 30’a düşürüldü.
Size söz veriyorum değerli emekli kardeşlerim. 2008’de çıkartılan bu yasayı iptal edeceğiz ve bütün emeklilere, emekli oldukları zaman son aldıkları maaşın yüzde 70’i emekli maaşı olarak ödemeye devam edeceğiz. Her sene refah payı artışını düzenli olarak tekrar başlatacağız.
Emekli aç kalmayacak, açıkta kalmayacak ve onuruyla almış olduğu maaşla rahat yaşamaya başlayacak. Ama sadece emekli mi sıkıntıda? Hayır. Asgari ücretle geçinmek zorunda olan milyonlar da açlık seviyesinin altında bir maaşla geçinmek zorunda kalıyorlar. Neden? Çünkü Türkiye üretmiyor. Üreten bir Türkiye’yi kurmak zorundayız.
Üreten bir Türkiye’yi kurmadan ne asgari ücreti arttırabiliriz ne de şimdi sayıları 4 milyonu bulan eğitimini bitirmiş ama işi olmayan, evde bulunan onun için ev genci denilen genç kardeşlerimize iş bulabiliriz. Bir konuda söz veriyorum size: Bir tane sokak çocuğu kalmayacak. Bakın hep sokak köpeklerinden bahsediyoruz. Ama sokak çocuklarını konuşmuyoruz.
Felaketin kucağına bırakılan çocuklar evsiz, barksız tinercilere terk edilen çocuklar. Bu ülkenin çocukları sokak çocuğu olmayacak hepsi Türk devletinin çocukları olacak. Sokaklarda bir tane evladınızı bırakmayacağız. Ev genci de olmayacak. Bütün tahsilini bitirmiş gençlerimize iş sahası yaratacağız, iş imkanı vereceğiz, kredi vereceğiz, iş sahalarında iş açacağız.
Ve Türkiye rantiyenin değil, emeğiyle çalışan insanların, üreten insanların, zenginleşen insanların toplumu olacak. Değerli kardeşlerim bunların hepsini yapabiliriz. Yeter ki siz bunu isteyin. Siz buna inanın. “
“BU İKTİDAR GİDİYOR”
Özdağ, sözlerine son verirken mevcut AK Parti iktidarının bir sonraki seçimlerde tekrar iktidar olamayacağını belirterek, “Bu iktidar gidiyor. Bu iktidar gittiğinin farkında. Sorun ne biliyor musunuz? Sorun diğer muhalefetin geldiğinin farkında olmaması. Onun için biz iktidarın gittiğini de ve iktidara Zafer Partisi’nin sağlam adımlarla yürüdüğünü de önümüzdeki günlerde bütün Türkiye’yi adım adım dolaşarak anlatmaya devam edeceğiz” dedi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına bağlı Kentsel Dönüşüm Başkanlığı, mülkiyetinde bulunan 56 ildeki 642 taşınmazı 5-6 Ağustos’ta açık artırma yöntemiyle satışa çıkaracak.
AA muhabirinin, Bakanlıktan edindiği bilgiye göre Kentsel Dönüşüm Başkanlığı, aralarında İstanbul ve Ankara’nın da olduğu 56 ilde mülkiyetinde bulunan 642 taşınmazın satışı için ihaleye çıkmaya hazırlanıyor.
AÇIK ARTIRMA İHALESİ DÜZENLENECEK
Açık artırma ihalesinde taşınmazlar, ihale üzerinde kalan isteklinin talebine göre peşin ya da vadeli olarak satılacak.
Alıcılar, taşınmazlara yüzde 25 peşinatla sahip olabilecek, kalan tutar için 24 ay vade uygulanacak. Tüm tutarı peşin ödemek isteyenlere ise yüzde 20 indirim imkanı sunulacak.
Açık artırmada, Diyarbakır, Edirne, Bilecik, Yalova, Gaziantep, Osmaniye, Şırnak, Aksaray, Düzce, Eskişehir, Kırşehir, Nevşehir, Amasya, Gümüşhane, Kastamonu ve Iğdır’da 1’er, Şanlıurfa’da 19, İstanbul’da 31, Kocaeli’nde 8, Tekirdağ’da 2, Kırklareli’nde 7, Sakarya’da 3, Bursa’da 2, Balıkesir’de 2, Çanakkale’de 2, İzmir’de 75, Antalya’da 15, Aydın’da 4, Afyonkarahisar’da 5, Kütahya’da 14, Denizli’de 2, Adana’da 2, Elazığ’da 29, Samsun’da 17, Yozgat’ta 11, Mersin’de 59, Uşak’ta 6, Tokat’ta 2, Mardin’de 15, Muş’ta 34, Ağrı’da 2, Bitlis’te 5, Van’da 2, Ankara’da 121, Kayseri’de 15, Kırıkkale’de 6, Konya’da 8, Niğde’de 8, Sivas’ta 3, Bingöl’de 3, Trabzon’da 2, Erzincan’da 4, Kars’ta 6, Malatya’da 4, Kahramanmaraş’ta 2 ve Muğla’da 69 taşınmaz satışa çıkarılacak.
5-6 AĞUSTOS’TA FİZİKİ VE ÇEVRİM İÇİ KATILIM OLACAK
Taşınmazların satışları, 5-6 Ağustos tarihlerinde saat 10.30’da başlayacak açık artırmalarla gerçekleştirilecek. Açık artırmalar, Ankara ve İstanbul’daki salonlarda fiziki katılımla ve internet üzerinden çevrim içi yapılacak.
Açık artırmanın ilk günü 5 Ağustos salı günü, Diyarbakır, Şanlıurfa, İstanbul, Kocaeli, Tekirdağ, Kırklareli, Edirne, Sakarya, Bursa, Bilecik, Yalova, Balıkesir, Çanakkale, İzmir, Antalya, Aydın, Afyonkarahisar, Kütahya, Denizli, Gaziantep, Osmaniye, Adana, Elazığ, Samsun, Yozgat, Mersin, Uşak ve Tokat’taki taşınmazlar satışa çıkarılacak.
6 Ağustos çarşamba günü ise Şırnak, Mardin, Muş, Ağrı, Bitlis, Van, Ankara, Aksaray, Düzce, Eskişehir, Kayseri, Kırıkkale, Konya, Kırşehir, Nevşehir, Niğde, Amasya, Sivas, Bingöl, Gümüşhane, Trabzon, Kastamonu, Erzincan, Iğdır, Kars, Malatya, Kahramanmaraş ve Muğla’da taşınmazlar satışa sunulacak.
Açık artırma kapsamında yer alan taşınmazların konum ve görselleri “www.emlakyonetim.com.tr” internet adresinden görülebilecek.